• Hızır Orucu / Hızır Fasten

    .
    Alevi toplumunun kutsal günleri arasında yer alan Hızır günlerinde bulunmaktayız. Dünya Alevileri bu günlerde oruç tutarak, ölümsüzlük suyundan içmiş, darda olanların imdadına erişen, bozatlı Hızır`ın şefaatini arzular. Acılara son, dertlere deva, uzakta olanlara yakın olan, bir kutsal kişiliğe sahiptir Hz. Hızır. Tutulan oruçlar kabul, niyetlerin de makbul olmasını Hakk`tan dileriz.

    Anadolu`da, Orta Doğu`da ve Balkanlarda yaşayan Alevilerin henüz kimlikleri saklı, yaşamlari gizli, Cemevleri gayri resmi ve insan hakları kısıtlı olması, Dünya Alevilerinin birlik ve beraberliğinin ne kadar önem arz ettiğini gözler önüne sermektedir. Özelikle hak ve özgürlüklerin daha ileri boyutlarda olduğu avrupa ülkelerinde yaşayan Alevilere bu konuda öncelikli görev düşmektetir. Bizler birlik yolunun taşlarını ve raylarını döşeyenler olmalıyız. Inançsal bir kimlik bizi bir araya getirirken, farklı fikirler, siyasi düşünceler, etnik kimlikler ve benzeri farklılıklar bizleri ayırmamalıdır. Toplumun iradesine saygılı olarak, maddi ve manevi temelini oluşturan insanların istem ve ihtiyaçlarına doğrudan cevap vermek, tüm Alevi kurumlarının ve yöneticilerinin görevi olmalıdır.
     
    Yıllardır Cemevlerine milyonlarca yatırım yapan Alevi toplumu, doğru bir maddi yatırıma, manevi susuzluğu giderecek, inançsal alanda hizmetin en iyisini verebilecek insanları da yetiştirmelidir. Cemevi Dedesi, Post Dedesi ve Anası gibi görevleri yürüten insan sayısı sağlıklı bir şekilde ve ihtiyaç doğrultusunda çoğalmalı. Aynı zamanda kalite açısından, görevli insanların vermiş oldukları bilgi, göstermiş oldukları yol ve ettikleri hizmet toplumun takdirini kazanmalıdır. Göç, işçilik ve Yol`dan uzak kalma gibi sebeblerden dolayı oluşan eksiklerin giderilmesi, yeni nesil ocakzadelerin eğitim görmesinden geçer. Onların eğitimi özel, uzman bilim adamlarının öncülüğünde ve mürşidi kamillerin yönetiminde gerçekleşmelidir ki, toplumun huzurunda sözü üstün, hali saygın olsun.
     
    Bir çeyrek asırdan uzun zamandır örgütlenmeyi bir nebze de olsa başardık; insanlari bir araya getirdik, Alevinin Aleviyi tanımasına vesile olduk. Lakin henüz kendi kendimizi tanıma ve tanıtmada yeterince başarılı olamadık. Halen çocuklarımız ve gençlerimiz taşıdığı Zülfikar`ın anlamını bilmiyor, “Alevilik nedir” sorusuna tatmin edici bir cevap bulamıyor. Milyonlarca insan çevremizde Aleviliği henüz hiç mi hiç tanımıyor. Sünni-Alevi arasında bulunan buzlarda halen erimek bilmiyor. Ön yargılar bizim hakir görülmemize halen sebep oluyor.
     
    Bu Hızır günlerinde Alevi Akademisi birliği hatırlatıyor! “Hizmet Hakk içindir” diyerek talibi ve piri hizmete çağırıyor. Alevi Akademisi, ocakzade evlatlarının yetişmesine, Alevi gençlerinin inançsal temel eğitimine, Aleviliğin tanıtılmasına ışık tutuyor ve önyargıların kalkması için seferberliğe davet ediyor.
    Gelin Canlar, CEMEVLERİMİZİ Gönül birliği ile dolduralım.
     
    Hızır´in himmetiyle, dualar, lokmalar, niyetler ve hizmetler kabul ola!
     
    Alevi Akademisi

    .

    Die alevitische Akademie informiert über die Tage des heiligen Hizir

    Wir haben gerade die Hizir Tage. An diesen Tagen fasten Aleviten zu Ehren des heiligen Hizir. Ihn ehren Menschen seit Jahrhunderten und rufen ihn zu Hilfe, wenn sie ihn Not geraten. Denn er ist zugleich unser Schutzpatron. Ihm vertrauen wir unsere Kinder, Eltern, Geschwister und Nächsten an. Ihn wünschen wir als Begleiter auf unseren Reisen und ihm danken wir stets, wenn wir heil ankommen. Doch gilt es Hizir nicht nur in der Not zu rufen. Der Dank für seinen Segen und seinen Beistand verpflichtet uns zugleich, alljährlich drei Tage zu fasten und ihm zu gedenken. Wir erinnern uns an sein ewiges Dasein, danken ihm für seine Hilfe, bitten ihn, uns nicht zu verlassen.

    Doch wie erscheint uns Hizir, sehen wir ihn, können wir ihn erkennen? Dem heiligen Ali und Ana Fatima ist er in der Gestalt von einem Waisen, einem Armen und einem Gefangenen erschienen. Deshalb vermuten wir in jedem Bedürftigen, der uns erscheint, Hizir zu begegnen. Er, der uns auf die Probe stellt. Und wir, bestehen wir die Probe? Wie vielen haben wir schon geholfen in unserem Leben. Wie vielen haben wir die Hand gereicht. Hat vielleicht jemand in uns Hizir erkannt?

    Drei Tage der Besinnung, wenn wir es denn schaffen, zur Ruhe zu kommen. Zur Ruhe von der immer schneller werdenden Umwelt, von den immer höher werdenden Erwartungen, einem durchterminierten Alltag und weiteren Hindernissen, Hizir zu begegnen. Möge Hizir dennoch eine Stätte in unseren Herzen finden. Mögen wir zu Hizir finden. Möge Hizir uns die Kraft geben, aufzustehen, aufrichtig zu leben, Gott und sein Werk zu lieben und den Weg der Imame zu gehen.

     

    Hizir yardimciniz, niyetleriniz kabul olsun.

    Ikrar – imaniniz daim olsun.